YAŞANABİLİR ŞEHİR PLATFORMU ÜYE LİSTESİ

Yaşanabilir bir şehir için 

Yaşanabilir Şehir Platformunun Üyeleri

YAŞANABİLİR ŞEHİR PLATFORMU ÜYE STK LİSTESİ
1) ADALET GÖNÜLLÜLERİ DERNEĞİ (ADALET DER)
2) ANADOLU EĞİTİM KÜLTÜR VE BİLİM VAKFI
3) ANKARA İNANÇ ÖZGÜRLÜĞÜ PLATFORMU
4) ARAŞTIRMA VE KÜLTÜR VAKFI
5) BİRİZ DERNEĞİ
6) BİRLİK VAKFI
7) DİYANET-SEN KADIN KOMİSYONU
8) DOSTYAR-DER
9) EĞİTİM–BİR SEN
10) EKİN VE NESİL DERNEĞİ
11) ELDEN ELE DERNEĞİ
12) ENDER
13) GELECEĞİN SESİ DERNEĞİ (GESEDER)
14) GELİŞİM EĞİTİM VE STRATEJİK ARAŞTIRMALAR FEDARASYONU (GESAR)
15) GENÇ İHH (İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı
16) GENÇ MEMUR-SEN ANKARA
17) HAYAT BOYU EĞİTİM DERNEĞİ
18) HER-DEM DERNEĞİ
19) HUKUK ve DEĞİŞİM DERNEĞİ
20) HUKUKÇU KADINLAR DERNEĞİ
21) HUKUKÇULAR DERNEĞİ
22) İGEDER – İNSANİ GELİŞİM DERNEĞİ
23) İHH ANKARA
24) İLKDER – İLKE KADIN İLİM KÜLTÜR ve DAYANIŞMA DERNEĞİ
25) İNFAK VAKFI
26) KARDELEN VAKFI
27) MAHRUMLARLA EKONOMİK VE KÜLTÜREL DAYANIŞMA VAKFI (MEKDAV)
28) MEMUR-SEN KADIN KOLLARI
29) ODTÜ MEZUNLARI BİRLİĞİ VAKFI (ODTÜ MEBİVA)
30) ÖĞDER – ŞUURLU ÖĞRETMENLER DERNEĞİ
31) ÖNDER ANKARA – İMAM HATİP O. MEZUNLARI VE MENSUPLARI DERNEĞİ
32) STRATEJİK DÜŞÜNCE ENSTİTÜSÜ
33) ŞEHİR VE MEDENİYET DERNEĞİ
34) T.KAD.BİR – TÜRKİYE KADINLAR KÜLTÜR VE DAYANIŞMA BİRLİĞİ DERNEĞİ
35) VAHDET VAKFI
36) VEFA İLİM KÜLTÜR DERNEĞİ
37) YEK ADIM DERNEĞİ (YEKAD)
38) SİYASALLILAR VAKFI
39) CİHANNÜMA DERNEĞİ
40) GÜSODER (GÜVENLİ SOKAKLAR VE YAŞAM HAKKINI SAVUNMA DERNEĞİ)
41) 28 ŞUBAT ÖĞRENCİ DERNEĞİ
42) KİMDER (KAYSERİ İMAM HATİP LİSESİ MEZUNLAR DERNEĞİ) ANKARA TEMSİLCİLİĞİ
43) ASMAKÖPRÜ – ULUSLARARASI ÖĞRENCİ DERNEĞİ
44)
45)

YAŞANABİLİR ŞEHİR PLATFORMU İSTİŞARE TOPLANTISI AÇILIŞ KONUŞMASI

Yaşanabilir Şehir Platformunun başıboş köpek sorunu ile mücadele kapsamında yaptığı 3. istişare toplantısı Araştırma Kültür Vakfı misafirliğinde yapıldı

5199 ile ilgili Gerekçeli Kanun Teklifi-Musa Uzunkaya

SAHİPSİZ VE BAŞIBOŞ SOKAK KÖPEKLERİYLE İLGİLİ NASIL BİR DÜZENLEME YAPILMALI?

(Gerekçeli Kanun teklifi)

Musa Uzunkaya 04.06.2024 Ankara

5199- sayılı kanunda yapılması düşünülen değişikliklerle, son zamanlarda saldırma şiddeti, insanları öldürme sayı ve riski gittikçe artan başıboş sokak köpeklerine karşı alınması gereken tedbir ve tavsiyelere dair bugüne kadar bir çok makale yazarak, ilgili merci, makam ve basın kuruluşuna ulaştırdım, sosyal medyada paylaşımlarda bulundum.

Bir kere hayat düsturu, İslam’ın ön gördüğü sevgi, saygı ve merhamet ekseninde oluşan bir fert olarak başta insan olmak üzere, canlı cansız, nebadat, cemadat, hayvanat ve tüm varlıklara karşı merhametli olmayı, “ Men la yerham, la yurhamhu ; “ Merhamet etmeyene merhamet edilmez.” Nebevi beyan ve hadisiyle, “İrhamu men fi’l-arzı, yerhamukum men fi’s-semai” “Siz yeredeki tüm canlı ve varlıklara merhametli olunuz ki, gökteki melekler, mele-i a’lanın mensupları da size merhametli olsun, acısın!..” nebevi ikazı benim ve tüm müslümanların vasfıdır.

Bir insanı öldürmenin bütün insanlığı öldürmek, bir insanın hayatının kurtarılmasının bütün insanlığın hayatının kurtarılması olduğunu beyan eden Kur’an ayetlerini imanın gereği olarak kabul edip bu istikamette hareket eden, susuz bir köpeği kuyudan çektiği su ile sulayıp susuzluğunu gideren bir günahkar kadının sırf bu yüzden affedildiğini müjdeleyen, yine kedisini bir odada kasıtlı aç bırakıp ölümüne sebep olan ameli itibarıyla saliha olduğu bilinen bir kadının da sırf bu yüzden cehenneme gittiğini bize bildiren bir peygambere inanmış, ümmet olmuş ve yolundan yürümeye çalışan bir müslüman olarak aşağıda ortaya koyacağım örnek vakalar ve köpeklerin insan hayatına mal olan saldırıları karşısında alınmasını talep edeceğim tedbirler, yine inandığım dinim ve onun tebliğcisi olan Hz. Muhammed (sav) Efendimizin düsturları gereğidir.

İslama göre, her insan için şu beş şeyi korumak mutlak sorumluluktur;
1-) Canı muhafaza,
2-) Aklı muhafaza,
3-) Nesli muhafaza,
4-) Malı muhafaza ve
5-) Dini muhafaza.
 Bu beş temel hükümden en önemlisi ve ilki ;
CANI MUHAFAZADIR.
Can ve hayat yoksa din dahil hiç bir şey yok demektir.

Kainatta varedilen her şeyi de Allah insan için yaratmıştır. Bütün mükevvenat insan oğluna musahhar kılınmış, eşref-i mahlük ve en mükerrem varlık olarak adlandırılmıştır.
“ Küllü şey, linnas”
“ Her şey insan içindir”
kuralı Hz. Adem’den beri var olan gerçekliktir.

Bütün insanlık da, diğer insanların hakk-ı hayatını korumakla mükelleftir, kimseye eliyle, diliyle, malıyla hiç bir şekilde zarar verme hakkına sahip değildir. Şayet böyle bir zarar, cana, mala ve bedene müeddi cereyan ederse, karşılığını kısas, diyet, ta’zir ve benzeri hukuki kurallar çerçevesinde ödemek zorunda kalır.

“Zarar zamin olunur.” Mecelle kaidesi ve “ Zarar-ı eşed, zarar-ı ehaf ile izale olunur.” düsturları hep insanın temel haklarını korumaya matuftur.

Yakın bir tarihte köpeklerin sadece yollara aniden çıkması sonucu, araçların kaza yapmasına sebep olan vakaların sayısı ;
3476, bu kazalarda ölen insan sayısı da; 67- olup, yaralanan, sakat kalıp özürlü ve engelli durumuna düşen insan sayısı binlerce, araçlardaki hasar bedeli ise yüz milyonlarca dolardır. Ayrıca doğrudan sokak, cadde, şehir park ve meydanlarda köpek saldırılarıyla onlarca ölü, yüzlerce sakat kalan yaralı gerçeğiyle karşı karşıyayken, bir kısım insanların hayvan sever rollerine bürünüp bu aleni cinayetleri savunuyor konumuna girmesinin, kusura bakılmasın ama dağdaki teröristin gelip şehirlerde insan öldürmesini savunmak arasında fark yoktur. Terörist kolluk kuvvetleri tarafından saldırı anında öldürülürse hiç bir hukuki sorumluluğu olmaz,  bilakis haklı olarak taltif edilirken, çocuğunu öldürmek ve parçalamakta olan köpeklere silahıyla müdahale eden yakınlarına cezai işlem, yargısal takip ve ilgili sözde hayvan severler tarafından mahalle baskısı, kınama ve protesto geliyorsa ortada çok daha büyük bir felaket var. Köpek terörizmine aleni destek vermek gibi bir durumla karşı karşıyayız demektir.

İnsanı merkeze almayan hiç bir sevgi ve merhamet samimi değildir ve bilinen bilinmeyen bir çok kötü niyeti içinde barındırıyor demektir.

Öncelikle yapılacak yeni yasal düzenlemede, köpek ve sözümona hayvan haklarını savunduğunu iddia eden ve bir çoğu ideolojik maksatları taşıyan, devletle evlat ve yakınlarını karşı karşıya getirtip, “ülkede bir köpek sorununu dahi çözmekten aciz iktidarlar” suçlamasıyla devleti ve milleti idare edenleri halk nezdinde küçük düşürmek, sandıkta veya sokakta sorgulatmak maksadını taşıyan kötü niyet sahibi insanlar olduğunu düşünmekteyim.

Binaenaleyh bu tür dernek, şahıs, grup ve varsa kliklerle alakalı suça sahip çıkmak, suçluyu korumak, insanların ölümüne seyirci ve destekçi olmak gibi hukuki sebeplerle yargısal işlem, mahkümiyet ve her türlü cezai işlem ve takibat yasa kapsamına alınmalıdır.

5199 Sayılı Yasada yapılması düşünülen değişikliklere dair bir vatandaş olarak yukarıda yapılması gereken değişikliklerin  gerekçeleri üzerine durulmuştur.

Şimdi de yer almasını temenni ettiğim maddeler şunlardır;

1-) Her tür hayvan (koyun, keçi, arı) ve benzeri hayvan sürülerini canavar ve hırsızlara karşı koruma maksatlı yerli cins beslenen köpeklerle, genelde meskün mahallerden uzak tenha köy ve mahallerde iskan eden insanların,  meskenlerini çeşitli tehlikelere karşı koruma maksatlı cinsi yasaklanmamış, yabancı menşeli olmayan ve tasmalı olarak evlerin avlusunda  bulundurulan köpekler ve rmniyet ve güvenlik güçlerinin narkotik ve benzeri suçları takipte istimal ettikleri köpeklerin korunup muhafazasıyla ilgili özel düzenlemeler yönetmelik ve genelgelerle yapılacaktır.

2-) Bu üç sınıf köpeğin dışında yerli veya yabancı süs köpeği olarak, sağlık, bakım, çip ve kayıt işlemleri tamamlanmış hayvanların tasmalı, sahiplerinin elinde ve serbest bırakılıp insanlara zarar vermeyecek bir şekilde dışarda gezdirilebilir.

Apartman ve sitelerin giriş katları dahil tüm kat ve dairelerinde şahısların hangi tür köpek olursa olsun, site yönetimi veya tek bir hane veya ferdin dahi müşteki olması halinde ilgili mahalli veya mülki idareye baş vurması halinde, en geç bir hafta içerisinde, varsa apartman ve sitelerin bahçe ihata duvarları içerisinde özel köpek barınaklarına yerleştirilmesi, yoksa, belediyelerin kendi barınaklarıyla, sahipli bu tür evlerde saklanması problemli köpeklerin barındırılması için tahsisi mümkün bedeli ödenen özel barınaklara konulması zorunludur.

Bu konuda sorumluluklarını yerine getirmeyenlerin ellerindeki sahipli köpekler yetkili makamlarca teslim alınıp, arzu eden ve bu imkanı hazır veya hazırlayabilecek şahıslara teslim edilir.

Bu tür,  ihtiyaç olmaksızın özel hobisi, lüksü ve zevki olarak  köpek ve kedi besleyenlerin kayıt altındaki yıllık tüm masraflarının ( mama, beslenme, aşı ve tedavi dahil) tutarının %50’sini geçmemek üzere mer’i vergi yaslarına göre vergilendirilip, bu vergilerin %50’ si ilgili bakanlıkların bu maksada matuf  harcamasına, diğer % 50’si de mahalli idarelere aynı maksatla aktarılır.

Maksat ve amaç dışı kullanım halinde tüm yetkililer, görevi suistimal ve kötüye kullanma suçu işlemiş sayılarak haklarında tazmin dahil her türlü yasal işlem başlatılır.

Bahse konu vergilerle, bu yasanın getirdiği cezai hükümler  her yıl düzenlenen genel vergi artışlarına paralel olarak artırılır.

Müteakip maddelerde de ceza ve değişik nedenlerle tahsil edilecek paralar aynı maksadın dışında kullanılamaz.

3-) Halen sahiplenilmiş ve muhtelif zaman dilimlerinde barınaklarda toplanan köpeklerin sahiplenilmesi için ilana çıkıldıktan en geç bir ay sonra sahiplenilen köpeklere kulak küpeleri, takip çip’i, sağlık tedavi, bakım ve diğer  işlemleri ikmal edilen sahiplenilmiş hayvanların- kedi ve köpekler- tüm bakım ve masrafları sahiplenen şahıslara aittir.

4-) Kulak küpesi ve diğer tüm resmi işlemleri ikmal edilmiş sahipli köpeklerin sahibinin ölmesi halinde, derhal varisleri tarafından sahiplenilmiş sayılır. Doğacak zararlarının sorumluluğu varislerin üzerine alınmayan köpeklerin barınaklara alınana kadar, saldırma, yaralama ve başıboş olarak sokakta bulunmasından doğacak cezai sorumluluk köpek sahibinin varislerine aittir. Her türlü maddi ve manevi doğabilecek tazminattan üçüncü şahıslara karşı hukuk nezdinde bu varisler sorumludur.

Barınaklara alınan köpekler, ilana rağmen bir ay içerisinde herhangi bir kimse tarafından sahiplenilmezse, diğer sahipsiz köpekler hakkında yapılacak uyutma ve inaf işlemleri bunlar için de geçerli olacaktır.

5-) Sahipli, kulak küpeli ve çip’le takip edilen köpeklerin başıboş sokaklarda görülmesi halinde, bunları toplamakla yetkili ve sorumlu olan kurum ve kuruluşların yetkilileri üçüncü şahısların şikayeti olsun olmasın derhal onları geçici barınaklara alıp bir ay süreyle muhafaza etmek, sahibine 2024 rayiçlerine göre; 10.000 (on bin), ikinci ve üçüncü kez tekerrür ederse cezalar da ikiye ve üçe  katlanarak 20.000 ve 40.000 TL’ ye çıkar.

Üç defa köpeğini serbest, sokaklara sahipsiz bırakan ve ceza alan şahsa sahiplenmek üzere bir daha köpek verilmez.

6-) Sahipli köpek her hangi bir şekilde üçüncü şahısların canına ve malına (hayvan, araç, ev, eşya, gıda v.s.) zarar verirse, bu zararlar;  sağlık harcamaları, (ağır veya hafif tedavi türünden de olsa) tamamı köpek sahibi tarafından kuruşu kuruşuna tedavisi, ister özel isterse devlet sağlık kurumları tarafından yapılmış olsun eksiksiz ve vaktinde öder. Ödemekten imtina ederse, bizzat insan yaralamak ve uzuvlarına zarar vermek suçundan yargılanıp hem para hem de mahkumiyet cezasına çarptırılır. Bu suçlardan doğacak cezaların tecili veya paraya tebdili söz konusu olamaz.

7-) Sahipli köpek veya köpekler bir veya birden fazla insanın ölümüne sebep olursa,  köpeklerin sahipleri kasta benzer  bir eylemle ölüme sebebiyet vermekten dolayı ağır cezada yargılanır. Ölen ve yaralananın ailesine hukuk çerçevesinde her tür tazminatı ödemekle mükellef tutulur.

😎 Sahipsiz köpekleri toplamak, talep edenlere sahiplenilmek üzere vermek, barınaklarda olması gerektiği halde ortalıkta başıboş dolaşan sahipsiz köpeklerin toplanıp, veternerlik nezdinde uyutularak ifnasını sağlamak zorunda olan belde, ilçe, il ve büyükşehir belediyeleriyle, belediye mücavir alanları dışındaki köpeklerin toplanması ve ifnasından sorumlu olan illerde vali, ilçelerde kaymakamlar, tüm sorumlu birimleriyle, (5, 6 ve 7. ) maddelerdeki sorumluluklara tabi, hukuki yaptırımlara muhatap olur.

9-) Yurtdışından ithal edilen ve daha önce de yasaklandığı ifade edilen pitbull ve benzeri her cins azgın saldırgan köpeğin sahiplenilmesi ve ülkede bulundurulması yasaktır.

Köpeklerin beslenmesi için dışardan ithal edilen ve hayvanların esas karakterlerini bozup  hırçınlık ve vahşiliğe yönelttiği iddia edilen her türlü köpek ve kedi maması, başta İsrail menşeli olmak üzere ithal şartları ağırlaştırılacak, veya devlet denetiminde akredide edilmiş iyi laboratuarlarda  denetimden geçirilerek, yüksek gümrük vergisiyle  girişi sağlanacak.   Buradan tahsil edilecek gelirler de sağlıklı barınakların tesis ve temini için harcanacaktır.

10-) Hayvan koruma amaçlı kurulmuş olan dernekler ve şahıslar, bu konularda bilinçlendirilip, önce insan sonra hayvan ve haklarının korunması hususunda uyarılacak.

Ülkenin huzurunu bozmaya, devleti ve yönetimi zaafa, milleti ve özellikle köpek saldırılarında hayatını,  sağlığını kaybetmiş kimseler ve yakınları karşısında idarecileri küçük düşürmeye, devlet kurumlarını baskı ve şantajlarla görevini yapamaz hale getirmeye teşebbüs, terör örgütlerine aleni destek verme anlamında kabul edilerek, terörle ilgili yasaların kabul ettiği suçlardan yargılanır. Ayrıca, haklarında maddi tazminat dahil, zarara uğrayan şahısların doğrudan dava açma hakkı saklı tutulmalıdır.

12-) Hayvan koruma amaçlı kurulmuş dernek, üye veya şahsen bu amaçlar için gösteri, sözlü ve yazılı basına açıklamasıyla toplumu devlete karşı tahrik eden her şahsa üçten fazla olmamak üzere sahipsiz köpek ve kediler, diğer maddelerde ifade edilen  tüm hukuki sorumluluklar  çerçevesinde verilir.  

11-) Diyanet İşleri Başkanlığımız tüm birimleriye, İslam dinini toplumun tamamına ve eksiksiz olarak anlatmakla mükelleftir. Evlerin içinde köpek beslemenin dindeki yerini açık olarak sık sık beyan etmeli, sağlık bakanlığımız evde beslenen bu hayvanlardan varsa bulaşan rahatsızlıklarla ilgili bilimsel açıklamalar yapmalı, kamunun diğer kurum ve kuruluşlarının, başta TÜİK olmak üzere, evinde köpek besleyen ailelerin çocuk yapıp yapmama hususundaki davranış biçimlerini, niçinleriyle beraber devletin yetkili makamlarına yıllık istatistiklerle sunmalıdır.

12-) Takribi, 12.000.000 ( on iki milyon ) olduğu tahmin ve ifade edilen sahipsiz köpekler, geliri sahiplenilen ve birinci maddede ifade edilen köpeklerin sağlıklı ve nezih ortamlarda idame-i hayat edebilmelerine de katkı sağlamak üzere, kendi örf ve gelenekleri, din ve inançları itibarıyla (bizim yemediğimiz bir çok yırtıcı hayvan yanında)  köpek eti yiyen başta Çin olmak üzere, Filipinler, Kore, İç asya ve Vietnam  gibi ülkelere kesilmiş veya canlı olarak ihraç edilebilir.

Dinimiz yasakladığı için biz köpek eti yemiyoruz. Basındaki bilgilere göre, Çin geçen yıl 25.000.000- ( yirmi beş milyon) köpek eti tüketmiş.

 Özetle son olarak;

Yani yurdumuzdaki  (vejetaryenler hariç) hayvan hakları savunucuğuyla sokakları terörize eden bazı insanlar, deniz ürünlerinin neredeyse tamamını, kümes hayvanlarının her çeşidini, büyük ve küçükbaş diye adlandırdığımız her tür hayvanı yerken, kızartma, pirzola, sucuk pastırma yaparken, samimi olacak, merhamet ve acıma rollerini bir tarafa koyacaksınız. Her gün çeşit çeşit hayvan etiyle besleneceksin, sıra köpeğe gelince merhamet ve şefkat abidesi kesilip sokaklarda hayvan hakları deyip nara atacaksınız!..

Bu paradoksun karşısına çıkacak olan güçlü iradesiyle devletimiz, tüm kurumlarıyla hükümetimiz ve kanun yapıcı olan aziz Meclisimizdir.

Bu konuda kesin ve kararlı adımlar atılması gerektiğine inanıyor, (şimdi değilse ne zaman?) sorusuyla, ilgili bakan ve bakanlıklarımızla, parlamentomuzu, hükümetimiz ve Sayın Cumhurbaşkanımızı bu problemin çözümüne, insanımızı da kabustan kurtarmaya davet ediyorum.

Tekraren söylüyorum, bir çok kanununu rehber edindiğimiz hiç bir batılı ülkede bizim gibi başıboş, sokaklarda insana zarar veren tek bir köpek bulamazsınız. En ağır para ve bazı ülkelerde mahkumiyet cezasına maruz kalırlar.

Sözüm ona çağdaş dediğiniz avrupa böyle yapıyorsa, siz kendilerini ilerici ve aydın olarak tanımlayanlar bu konuda batıya niçin bakmıyorsunuz?

Yetkili ve ilgililere sunduğum, bakanlara, kamuoyuna arzettiğim bu çalışmamın her tür eleştiriye açık olduğunu, maksadın  bağcıyı dövmek değil, üzüm yemek olduğunu, kangrenleşen bu probleme,biraz radikal gibi görünse de nihai çözüm için kalıcı bir adım atma gayreti içerisinde olduğumu ifade ederek, bugün parlamento dışında olan eski bir milletvekili olarak şahsen ve hukuken üzerime vazife olmasa da, durumdan vazife çıkarmak değil, köpek saldırılarında hayatını kaybeden ve vücutları İngiltere haritası gibi şekilsiz çizgiler ve yaralarla dolu o insanları, çocukları onların anne baba ve dedelerini göz önüne alarak, empati yaparak olaya baktım. Kendimi onların yerine koyuyorum.

Benim de sokaklarda oynayan, her an- Allah vermesin- benzer saldırılara maruz kalabilecek torunlarım var.

Kaldı ki, her çocuk ve insan bizim canımız, ciğerimizdir.

Biz insanız ve hayat insanla güzelse, bırakın insanın sadece beden güzelliğini, bütün  bir ülkenin ruh dünyasını tahrip etmeyelim, huzurunu bozmayalım.

Selam, saygı ve dualarımla…

04.06.2024
Musa Uzunkaya

KÖPEK TERÖRÜ İSTATİSTİKLERİ

Öne çıkan

KÖPEK TERÖRÜ İSTATİSTİKLERİ

Bu günkü yazımızda başıboş köpek sorunu ile ilgili ülke gündemini meşgul eden kanun düzenlemesinin meclise geleceği şu günlerde konu ile ile ilgili sizleri bilgilendirmek istedim. Yazımın sonunda sizleri bir sürpriz albüm beklemektedir. Bir de en önemli ve ilginç bir istatistiği en baştan sizlerle paylaşmak istiyorum. Ülkemizde resmi kayıtlara göre 2668 adet hayvan koruma derneği bulunmaktadır. Bu derneklerin oluşturduğu federasyon ve konfederasyonlar dahi vardır. Bu derneklerin çoğu internet siteleri ve sosyal medyaları aracılığı ile IBAN ve mama firmalarının ayni bağış linkleri üzerinden milyonlarca liralık nakit gelir ve ayni (mama) köpek yemi sponsor geliri elde ettikleri iddia edilmektedir.

Buna mukabil ülkemizde başıboş köpekler tarafından parçalanan öldürülen yaralanan kuduz olup ölen insanlar çocuklar ve diğer hayvanların varlığı ile ilgili çalışmalar yapan esas itibariyle yaşam hakkı savunucusu olan insan hakları derneği kategorisinde bir tane dernek bulunmaktadır.

5199 sayılı hayvanları koruma kanunda yapılacak değişik ile ilgili kanun teklifi ile ilgili yol haritasının açıklanmasından beri korkunç bir bilanço ortaya çıktı!

Özetle şu rakamları paylaşmak iyi olur.

• Son 2 yılda 50’si çocuk olmak üzere 107 kişi köpek saldırılarında hayatını kaybetti
• 2023’te kuduz riskli temas sayısı 438 bine ulaştı
• “Kist hidatik” hastalığı 2005-2019 arasında 8,8 kat arttı
• Birçok ülkenin dışişleri bakanlıkları, Türkiye’ye gidecek vatandaşlarını başıboş köpekler ve kuduz riski konusunda uyarıyor
• 2022’de yapılan bir ankete göre, katılımcıların yüzde 13,6’sı bir başıboş sokak köpeği saldırısına uğradığını, yüzde 26,9’u ise bir yakınının saldırıya uğradığını belirtti.

Ülkemizde ne kadar köpek var?

Öncelikle en çok merak edilen konu ülkemizde kaç adet köpek olduğudur. Bunların kaçı başıboş sahipsiz kaçı çipli sahipli.

Türkiye’de köpek sayısını tam olarak belirlemek zordur. Resmi bir sayım yapılmadığı için kesin bir rakamdan bahsetmek mümkün değil. Ancak yabancı araştırma kuruluşlarına ve mama firmalarına göre Türkiye’de 1.5 milyon sokak köpeği yaşıyor.

Veteriner Hekimler Derneğinin 2023 yılında yayınladıkları rapora göre Türkiye’de 6,5 milyon civarı sahipsiz köpek varlığı tahmin edilmektedir.

Tarım ve Orman Bakanlığı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Adalet Bakanlığı Ortak Çalışması: 2021 yılında yapılan bu çalışmaya göre Türkiye’de 2 milyon 800 bin sokak köpeği olduğu tespit edilmiştir.

Hayvan Hakları Federasyonu (HAYFED): 2023 yılında yaptığı açıklamada, Türkiye’de sokaklarda 4 milyon civarında sahipsiz köpek olduğunu belirtmiştir.

Bazı haber kaynakları: 10 milyon civarına kadar çıkan tahminlere yer vermektedir.

Anketçi Hakan Bayrakçı ise ülkemizde 20 milyon köpek olduğunu belirtti.

Görüldüğü gibi, köpek sayısı tahminlerde bile büyük farklılıklar göstermektedir. Bu durum, sahipsiz köpeklerin kontrol altına alınamaması ve sayılarının hızla artması gibi çeşitli nedenlerden kaynaklanmaktadır.

Türkiye’de 4 milyon başıboş köpek oldu tahmin edilmektedir. Ancak bu rakam kayıtlı hayvanlar üzerinden hesaplanmıştır. Kayıt altına alınamayan sahipsiz başıboş köpekler sayılamadığı için rakamın 15 milyonu aştığı tahmin edilmektedir.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı verilerine göre Türkiye’deki 3 büyükşehirdeki sokak köpeği sayısı 700 bine dayanmış durumda.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Yerel Yönetimler Genel Müdürlüğü hayvan bakımevi, hayvan hastanesi ile sokak köpekleri sayıları hakkında TBMM Dilekçe Komisyonu’na bilgi verdi.

Buna göre, ülkede 326 hayvan bakımevi ve 33 hayvan hastanesi bulunuyor.

Son 5 yılda; 1 milyon 310 bin 108 köpek kısırlaştırıldı, 2 milyon 704 bin 768’i aşılanıp rehabilite edildi, 274 bin 940’ı ise sahiplendirildi.

Türkiye’nin 3 büyükşehrinde toplam 668 bin 900 başıboş sokak köpeği bulunuyor.
İzmir’de 450 bin köpek sokakta.

İstanbul’daki sokak köpeği sayısı 128 bin 900.

Başkent Ankara sokaklarında 90 bin başıboş sokak köpeği bulunuyor.

Nihai olarak tarım ve orman bakanlığı’nın açıklaması esas alınırsa Türkiye’de mevcut olarak 4 milyona yakın başıboş köpek olduğu tahmin ediliyor.

Kaynak:https://www.haber7.com/guncel/haber/3421403-bakanlik-resmen-acikladi-istanbul-ankara-ve-izmirde-basibos-kopeklerin-korkunc-sayisi

Başıboş köpeklerin çoğalmasının kontrol altına alınabilmesi için kısırlaştırma önlemleri alınmalıdır. Bilimsel verilere göre, bir sene içinde toplam sayının yüzde 70’inin kısırlaştırılmasıyla bu sorunun üstesinden gelmek mümkündür. Ancak son 5 yılda ortalama 260 bin, bir yılda en fazla 350 bin köpek kısırlaştırılabilmiştir.

2 köpeğin 6 yılda 67.000 olacağı hesaplanmaktadır. Bu hesabımızı 3 yıl önce Milletvekili Özlem Zengin’in tarihli açıklamasına göre yaptık. Sayın Zengin önlem alınmaz ise mevcut başıboş köpek sayısının 10 yıl içinde 60.000.000 olacağını söylemektedir.

AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin, geçen 3 Şubat 2021 günü Hayvan Hakları tasarısıyla ilgili yaptığı “Eğer kısırlaştırılma yapılmazsa; 10 yıl içerisinde köpeklerle ilgili nüfusun 60 milyona ulaşması bekleniyor”

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi ise 4 Eki 2023 günü yaptığı açıklamada sahipsiz köpek sayısını 2022’nin Nisan ayında ’10 milyon civarında’ olduğunu açıkladı.

https://www.ensonhaber.com/gundem/vahit-kirisci-sokak-hayvani-sayisi-10-milyona-ulasti

Çevre ve şehircilik eski bakanı Murat Kurum da bir TV kanalında yaptığı röportajında Türkiye’de 7 milyon başıboş köpek olduğunu söyledi.

Kısırlaştırmamış bir çift köpek ve kısırlaştırmamış yavruların zincirleme üreme sayısı altı yılda toplam
67000 (altmış yedi bin!)
köpektir.

3 yıl önce yapılan açıklamalara baktığımız zaman 7 milyon 10 milyon arası sayılar ifade edilmiştir. Bu sayıların yarısının doğru olduğu kabul edilirse ülkemizde en az o zaman 4 milyon başıboş köpek olduğu varsayılabilir. Bir köpek bir yılda iki defa doğum yapıyor ve ortalama 12 yavru doğuyor. Buna göre 3 yıl önceki 4 milyonun bugün logaritmik artışa göre 15 milyona açtığı tahmin edilmektedir. Bazı yurt dışı haber kaynaklarına göre ülkemizde 16 milyon sahipsiz köpek olduğu tahmin edilmektedir. Güvenli Sokaklar ve yaşam hakkını savunma Derneği Başkanı Murat Pınar da bu hesaplamalara göre ülkemizde 16 milyon sahipsiz başıboş köpek olduğunu tahmin ettiklerini söylemiştir.

Ülkemizde 4 milyon köpek olduğu tahmin edilmektedir. Ancak bu tahmin kayıtlı olan hayvanlar üzerinden yapılmaktadır. Bazı kaynaklara göre ise 15 hatta 16 milyon sahipsiz köpek olduğu tahmin edilmektedir.

Türkiye’de 4 milyon civarında sahipsiz köpek olduğu tahmin ediliyor. Resmi rakam 2 milyon ancak bu konuda sağlık bir sayım yapılamadığı için rakamın en az 2 kat olduğu varsayılıyor. Bu sayı asimetrik şekilde her yıl katlanarak artıyor.

Evcil hayvanlara çip uygulamasında, 31 Aralık 2022 itibarıyla süre dolarken, toplam 1 milyon 429 bin 370 ev hayvanı kayıt altına alındı. Ankara Bölgesi Veteriner Hekimler Odası Genel Sekreteri İsa Yıldırım, Türkiye’de sahipli kedi- köpek sayısının ortalama 6 milyon olduğunu ve sadece yüzde 25’inin kimliklendirildiğini söyledi.

1 Ocak 2021’den itibaren 2 yıllık süreçte 855 bin 105 kedi, 574 bin 240 köpek ve 25 gelincik olmak üzere toplam 1 milyon 429 bin 370 ev hayvanı kimliklendirildi. Ayrıca çip ve pasaport temininde yaşanan sorunlar nedeniyle kayıt altına alınamayan 552 bin 127 hayvan sahibinden de beyanname alındı.

Kaynak: https://www.avho.org.tr/6-milyon-hayvandan-yuzde-25i-ciplendi/

Türkiye, 2004 yılında çıkarılan 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu ile köpeklerin toplatılmasını yasaklamış ve etkin olmadığı bilimsel olarak gösterilmiş olan yakala-kısırlaştır-yerine bırak yöntemini uygulamaya geçmiştir. 2004 yılında 650 bin civarında olduğu tahmin edilen başıboş köpek sayısı yıllar içinde artarak 2024 yılında yapılan tahminlere göre 4 milyon civarındadır ve 2030 yılında 60 milyona ulaşması beklenmektedir.

Sahipsiz/Başıboş Hayvan Tanımı

Bu konuya gelmişken sahipsiz köpek başıboş köpek ve sahipli köpek tanımlarını yapmamız iyi olur.

Sahipsiz hayvan evi bulunmayan, bakıcısının ya da sahibinin evinin sınırları dışında ve kontrolü altında bulunmayan ev hayvanlarıdır (Avrupa Sözleşmesi, Md.1/5). Sahipsiz hayvanlar kedi ve köpek olabileceği gibi, bu hayvanların haricinde kırsal alanlarda bulunan sahibi olmayan hayvanlar da sahipsiz hayvanlar olarak değerlendirilir. Başıboş köpek ise sahipli olabileceği gibi sahipsiz de olabilmektedir (www.icam-coalition.org, 2021).

Ölüm ve yaralanmalar

Kanun teklifi çalışmalarının açıklandığı günden bu yana başıboş köpek sorunu nedeniyle 23 vaka yaşandı. Meydana gelen olaylarda 1 çocuk ölürken 11’i çocuk 27 kişi yaralandı.

Son 1 haftada 5 insan öldü. 26 Mayıs 20240

Son 1 yılda 100’e yakın insan öldü. 26 Mayıs 2024

Son beş yılda başıboş köpek kaynaklı 434 insan öldü.

Son beş yılda İçişleri Bakanlığı verilerine göre hayvana çarpma ile gerçekleşen 3 bin 534 trafik kazasında, 55 ölüm ve 5 bin 147 yaralanma vakası kayıtlara geçmiştir.

2023 yılında kuduz aşısı için harcanan para 500.000.000 (yarım milyar) TL’yi geçti.

Son beş yılda kendi beslediği sahipli köpeği tarafından 4 insan öldürüldü.

Başıboş köpek sayısının, 4 milyona yakın olduğu tahmin edilmektedir. Yıl içinde 1-2 defa doğum yapabilmeleri, her seferinde ortalama 6-8 yavru doğurmaları ve sürekli yer değiştirmeleri sebebiyle yerel yönetimlerce sağlıklı kayıt tutulamamakta ve net sayı belirlenememektedir. Sivil toplum kuruluşlarının tahminlerine göre Türkiye’deki köpek sayısının 15 milyonu aştığı iddia edilmektedir.

Kuduz tehlikesi

2023 yılında 437.601 kişi kuduz temaslı saldırıdan dolayı kuduz aşısı oldu. Türkiye’de kuduz vakalarının %91’i köpek kaynaklıdır. Yani YARALANMALI köpek saldırısı sayısı 397.725 çıkıyor. Dünya Sağlık Örgütüne göre, #kuduz hastalığı insanlara %99 oranından köpek saldırısı ve temasından geçiyor! Türkiye @saglikbakanligi ise bu rakamı %91 olarak yayınlamış! Sağlık Bakanlığı verileri yayınladı. 2023 yılında 437.061 kuduz şüpheli temas sonrası aşı yapılmış. Kuduz temaslı sayı bir insanın etine bir köpeğin dişi değmiş yaralanmış anlamına geliyor.

Türkiyedeki kuduz şüpheli temasların %91′ i köpek kaynaklı. Burdan hareketle 4 doz aşıdan toplam 1.750.000 doz kuduz aşısı uygulandı.

Bilimsel verilere göre, başıboş köpeklerin çoğalmalarının kontrol altına alınabilmesi, bir sene içinde toplam sayının %70’inin kısırlaştırılması ile mümkündür. Ancak son 5 yılda ortalama 260 bin, bir yılda en fazla 350 bin köpek kısırlaştırılabilmiştir.

Dünya Sağlık Örgütü tarafından ülkemiz kuduz riski açısından yüksek risk kategorisinde tanımlanmaktadır. Birçok ülke, ülkemize gelecek vatandaşlarına kuduz riskine ve başıboş köpeklerden kaynaklı tehlikelere karşı seyahat uyarısı yapmaktadır.

Resmi verilere göre 2021 yılında Türkiye’de 250 bin 375 kuduz riskli temas görülürken, bunlardan 3’ünde kuduz hastalığı gerçekleşti.

2008 yılından bu yana kuduz vakaları incelendiğinde, en fazla 2014 yılında 4 kişinin kuduz olduğu görülüyor.

Son beş yılda 30 insan kuduz nedeniyle öldü.

Sağlık Bakanlığı verilerine göre, evcil hayvanlar da dahil olmak üzere 2018-2022 yılları arasında kuduz riskli temas sayısı ortalama 267 bin iken, 2023 yılında bu sayı iki katına yakın artarak 438 bine ulaşmıştır.

Bu tablonun insan hayatı ve sağlığı açısından ürkütücü boyutlarda olduğu aşikârdır.

Hidatik kist alarmı!

Parklarda, sokaklarda köpek dışkıları içinde oynayan çocukları bekleyen büyük tehlike!

Ankara’da yapılan bir çalışmada, rastgele seçilen 2.921 kişinin 439 (%15,03)’u pozitif olarak tespit edilmiştir.

“Kist hidatik” hastalığı 2005-2019 arasında 8,8 kat arttı

Bu istatistiklere göre hükümetin sıfır başıboş köpek politikasına halkın desteği %70 in üzerindedir. Yenikapı’da sözde hayvanseverler tarafından sokak hayvanları yalnız değildir, köpeklere adalet istiyoruz diye yaptıkları toplantıya belediyeler ve 2800 hayvansever derneğin desteği ile araçlarla getirilen insanlara rağmen en iyi ihtimalle 500-1000 arasında katılım sağlanabilmesi de şunu göstermiştir ki, başıboş köpek sorunu geçim sıkıntısı çeken halkın sorunudur, okuluna yürüyerek gitmek zorunda olan parka gidip oyun oynayamayan çocukların, sabah namazına gidemeyen insanların, işe erken vakitte dolmuş, otobüs ve servisle işine gitmek zorunda olan memur ve işçilerin engellilerin sorunudur. Başıboş köpek sorunu milli güvenlik sorunudur. Milyonlarca köpeğin sokaklara bıraktığı zehirli dışkısından dolayı su güvenliği ve zoonoz kist hidatik hastalığına neden olan paraziter halk sağlığı sorunudur.

Ümidimiz bu istatistiklere bakarak TBMM’de bulunan akıl ve vicdan sahibi milletvekillerinin iradesi ile milletin muzdarip olduğu başıboş köpeklerin öncelikle toplanması ve ardından hayvanseverler tarafından bir seferberlik bilinciyle sahiplenerek bakılması, bakılamaz ise 1932 yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün yaptığı gibi medeni şehirleri olan ülkelerde olduğu gibi çözümün bulunduğu bir yasal düzenlemenin yapılmasıdır.

İnşallah devlet önce insan diyerek hayvan refahı ve insan haklarını gözeten bir çözüm bulacaktır. Bu çözümün olacağından şüphemiz yoktur.

Derleyen: Mehmet Altuntaş

Ek: Görseller

Gölbaşı’nda bulunan köpek mezarlığı pırıl pırıl iken maalesef insanların mezarları köpekler tarafından kemiklerini yemek için şehit mezarlarının toprakları kazılmaktadır.
Almanya’da otobana çıkan bir köpek yakalanmaya çalışılıyor yakalanamayınca trafiği tehlikeye atmamak için bertaraf ediliyor ancak ülkemizde otoyolların üzerinde başıboş köpekler beslenmeye devam ediyor.
Ülkemizde hayvancılık zar zor yürütülürken bazı ahırlar kapatılarak köpek barınağına dönüştürülüyor.
Japonya’da sokakta köpek beslemek adet değilken Toyota markası ülkemizde yol kenarında köpek besleyen şahıslara sponsor olmaktadır.
Medeni şehirleri olan ülkelerde çocukların oynayacağı park ve bahçelere sahipli köpeklerin girmesi yasaktır.
Türkiye’de de turistik bölgelerde yabancı ülkelerin vatandaşlarının kaldığı mavi bayrak uygulaması olan otellere ve sahillere köpekle girilmesi yasaktır.
Bitlis Adilcevaz ilçesinde okula gidip gelirken beslediği bir köpeğin ısınması sonucu yaralanan Mustafa Erçetin kuduz olarak can verdi Ankara Hacettepe Çocuk Hastanesi’nde tedavi altına alınan Mustafa acı çekmemesi için uyutuldu.
İngiliz BBC Rotırs ve Alman Doçevele haber kanalları kendi ülkelerinde yaptıkları yayınlarda “sokak hayvanları” sorununun aynı zamanda insan hakları sorunu olduğunu belirtmesine rağmen Türkçe yayınlarında ise başıboş köpek güzellemesi yapmaktadır.
Ülkemizde başıboş sokak köpekleri ile ilgili tartışmaların başında uyutma konusu gelmektedir. Vatandaşların %80’i başıboş köpeklerden şikayetçi olmasına rağmen öncelikle uyutmanın değil öncelikle toplanmasından yara daha sonra hayvanseverler tarafından sahiplenilmesi daha sonra da diğer önlemlerin alması taraftarı ancak en başta uyutma konusu kasıtlı olarak tartışmaya açılmıştır. Önce insan diye düşünen akıl ve vicdan sahibi herkes sokaklarda başıboş köpek olmayacağını kabul etmektedir.
Kendi ülkesinde sokakta bir tane bile başıboş köpek bulundurmayan Almanya köpek sahiplerden aldığı vergilerle rekor kırarken ülkemizde sokak köpekleri katlediliyor şeklinde yaygara koparan derneklerle işbirliği yapmaktadır.
1 milyonun üzerinde takipçisi olan Fatih portakal bir anket yaptı ankete göre halkımız %70’in üzerinde çözümün ne olacağını tercih etti.
Ankara’nın Keçiören ilçesi Kafkas Mahallesi’nde Tunahan Yılmaz isimli 9 yaşındaki çocuk 25 başıboş köpek tarafından parçalandı 14 ameliyat geçirdi halen hayatta kalma mücadelesi veriyor.
Başıboş köpeklerin dışkısı ciddi anlamda bir zehirdir ve bu ülkemize karşı bir biyolojik savaştır.
Avrupa ülkelerine giden insanlar sokaklarda bir tane bile başıboş köpek görmediklerini ancak çok sayıda sahipli ve tasmalı köpeklerin olduğunu belirtmektedir. Bu arada Afganistan’da Taliban yönetimi artan şikayetler üzerine sokaklarda boşu boş köpekleri toplamaktadır.
Şehirleri Medeni olan ülkelerin sokaklarında bir tane bile başıboş köpek yokken ülkemizde sokak hayvanları adı altında başıboş köpeklerin sokaklarda Park ve bahçelerde hastane ve okul civarlarında hülasa her yerde beslenmesi’nin ardında yatan sebep merak uyandırmaktadır.
Ülkemizde resmi kayıtlara göre 2668 adet hayvan koruma derneği bulunmaktadır. Buna mukabil ülkemizde başıboş köpekler tarafından parçalanan öldürülen yaralanan kuduz olup ölen insanlar çocuklar ve diğer hayvanların varlığı ile ilgili çalışmalar yapan esas itibariyle yaşam hakkı savunucusu olan insan hakları derneği kategorisinde bir tane dernek bulunmaktadır. Güvenli Sokaklar ve Yaşam Hakkını Savunma Derneği derneğin 1000’e yakın üyesi bulunmaktadır üyelerinin aidat zorunluluğu bulunmamaktadır. Üyelerin gönüllü bağışları dışında herhangi bir geliri yoktur. Güvenli Sokaklar ve yaşam hakkını savunma Derneği İçişleri Bakanlığı sivil toplumla İlişkiler Genel müdürlüğü denetçileri tarafından denetlenmektedir.
Ülkemizde başıboş köpek sorunu ile ilgili hazırlanan 3 adet rapor bulunmaktadır. Bunlardan ilki yaşanabilir şehir platformunun hazırladığı sahipsiz başıboş köpek sorunu raporu bir diğeri güvenli Sokaklar ve yaşam hakkını savunma derneğinin sahipsiz başıboş köpek sorunu raporu 3 rapor ise insan hakları ve mazlumlar için dayanışma derneği tarafından hazırlanan sahipsiz başıboş köpekler raporudur.
5199 sayılı kanunun en çarpıcı ve kanunun ruhunu yansıtan maddesi ilkeler maddesi olan 4. maddenin g fıkrasıdır. Bu maddeye göre hayvanların korunması ve rahat yaşamalarının sağlanmasında insanlarla diğer hayvanların hijyen sağlık ve güvenlikleri de dikkate alınmalıdır. Buna göre sokaklarda sahipsiz ve başıboş köpeklerin dışkıları çok ciddi sağlık sorununa sebep olmaktadır ayrıca insanlara çocuklara saldırdığı için güvenlik sorununa da sebep olmaktadır diğer taraftan ki hidatik parazit sebebiyle hijyen sorununa da neden olmaktadır. Tüm bunlar dikkate alındığında diğer hayvanları verdikleri zararlar insanlara verdikleri zararlar göz önüne alındığında sokakta sahipsiz başıboş köpek olmamalıdır.
Sahipsiz başıboş köpeklerin ülkemizin tarım ve hayvancılığına ne düzeyde zarar verdiğine ilişkin bir istatistik bulunmamaktadır.
Sahipsiz ve başıboş köpekler otoyollarında ciddi anlamda trafik kazalarına sebep olmaktadır bu yüzden otoyol ve yol kenarlarında besleme yapanlar Türk ceza kanuna göre suç işlemektedir.
İngiltere başbakanı Sunak sahipli köpeğini başıboş olarak parkta gezdiremiyor ancak ülkemizde 2800’e yakın sözde hayvansever Dernek sokaklarımızda 15 milyon başıboş köpek besliyor.
Hangi anne ve baba yetiştirdi yavrusunun böyle olmasını ister?
Bir köpeğin ağzından bir kemiği gofret gibi çiğneyerek giyebileceği 42 dişi bulunmaktadır.
Ülkemiz Dünya sağlık örgütünün verilerine göre dünyada kuduz risk ki bulunan en yüksek olan ülkeler arasında yer almaktadır bu yüzden pek çok ülke Türkiye’ye gelen vatandaşlarını uyarmaktadır.
Mahra Melin Pınar (9) Antalya serik’te iki köpek tarafından kovalandı ve trafik kazası sonucu 24 Mart 2022 günü vefat etti. Babası Murat Pınar ve annesi Derya Pınar kızları mahranın başına gelen bu elim hadiseden sonra başka mahralar olmasın başka çocuklar solmasın diye (15 Mayıs 2022) Güvenli Sokaklar ve Yaşam Hakkını Savunma Derneğini kurdu.
Mahra Melin Pınar köpeklerden kaçarken kamyon altında kaldı ve bacağı ezildi.
Kuduzun en temel sebebi başıboş köpeklerdir.
Otoban ve yol kenarlarında beslenen başıboş köpekler binlerce trafik kazasına sebep oluyor. Son beş yılda İçişleri Bakanlığı verilerine göre hayvana çarpma ile gerçekleşen 3 bin 534 trafik kazasında, 55 ölüm ve 5 bin 147 yaralanma vakası kayıtlara geçmiştir.
Maalesef ülkemizde hayvancılığı yem parası bulamadığı için bırakan çiftçiler ahırlarını kapatıyor, kapanan ahırlar köpek besi çiftliği oluyor yine boş okullar köpek yuvası oluyor.
Maalesef sözde hayvanseverler kucaklarına aldıkları süs köpekleri ile poz veriyorlar ancak sokaklarımızda karabaş ve kurt kırması milyonlarca köpek bulunmaktadır.